Tarsus İdman yurdu, 1923 yılında kurulmuş Cumhuriyetle yaşıt bir spor kulübümüzdür.
Geçmişine baktığımızda önce amatör olarak kurulmuş, sonra amatörden 3. lige, oradan 2. lige çıkmış, 1986 yılında birinci ligin kapısından dönmüştür.
Ama her defasında takıma, yani kulübe sahip çıkanlar olmuştur. Özellikle de belediye başkanları istese de istemese de sarı lacivertli kulübe el uzatmak, maddi ve manevi yardımda bulunmak durumunda kalmıştır.
Daha önce de yazdığım gibi.. TİY en şaŞalı dönemini Erkut Kuzeyman döneminde yaşamıştır. Ancak Kuzeyman’ın kalp krizi geçirip vefat etmesinden sonra istenilen başkanlar ve maddi getiri bir türlü bulunamamıştır. Erkut Kuzeyman döneminin ardından maddi sıkıntılarla boğuşmaya devam etmiştir. Bugünlerde ise bu durum doruk noktasına çıkmıştır.
Bu nedenle son günlerde bazı futbolcular ya oynamak istememekte, yada tek taraflı olarak sözleşmesini feshedip kenti terk etmektedir. bu artık açıkça ortaya çıkmış ve önce teknik direktör Serdar Bozkurt istifa edip gitmiş,, ardından da önemli mevkilerde oynayan oyuncular gitmiştir. Bozkurt’un yerine gelen altyapı hocası Sinan Atum, kadro kurmakta ve sahaya çıkaracak oyuncu bulmakta zorlanırken, önceki gün TİY Kulübünden yapılan açıklamada altyapıdan 6 oyuncunun profesyonel yapılıp A takıma alındığı duyurulmuştur.
Elbette altyapıdan oyuncu alınması ve Tarsuslu gençlere şans tanınması iyidir, yerindedir. Ama birden bire bu kadar çok sayıda oyuncu alınması ve bunlara büyük sorumluluk yüklenmesi ne derece doğrudur? Birde bu yeni alınan genç oyuncular, gerçekten A takımdaki sorumluluk ve gücü kaldıracak kapasitede midir?
Temennim bu soruların cevabı “ÊVET” olsun.
Ancak görünen o ki, geçen Pazar gününü bay geçiren ve devre öncesi son bir maçı kalan sarı lacivertliler, küme düşme hattının sınırına gelmiştir.
Eldeki kadronun ara transfer döneminde acilen takviye edilmesi şarttır. Yoksa bırakın sezon başında ve 100. yılımıza atfen verilen şampiyonluk sözünü, küme düşmememiz mucize sayılır. Bu takımın acilen taze paraya ihtiyacı olduğunu herkes biliyor. Bu parayı ya işadamları, ya belediyeler tedarik edip vermeli. Bunun değişik yolları var. Akdeniz gazetesinde Mehmet Can abim de yazdı. Bu kulübe acilen gelir sağlamak adına bir yemekli gece tertip edilebilir. Mesela 27 Aralık Tarsus’un Kurtuluş Bayramı öncesi veya yılbaşına atfen bir Yeni Yıl Balosu düzenlenip satılacak biletlerden elde edilecek gelirle acil ihtiyaçlar karşılanabilir. Yoksa durup dururken kimse bu takıma para bağışı yapmaz. Geçen gün Taraftarlardan Ahmet Ülkü kardeşim güzel bir öneri sundu. Ellerinde bulunan birçok futbolcunun imzaladığı TİY forması da düzenlenecek yemekli gecede açık artırma ile satılabilir. Bu ve benzeri gelir getirecek aktiviteler derhal hayata geçirilmelidir.
KONGREDE NE OLACAK?
Tarsus İdmanyurdu için yeni bir süreç başlıyor. Alınan olağanüstü kongre kararı gereği, birinci toplantı 6 Aralık tarihinde yapılacaktı. Tabi çoğunluk sağlanamadı.
İkinci toplantı 13 Aralık 2022 tarihinde Belediye Nikah Salonunda yapılacak. Şurada 10 günden az bir zaman kaldı. Bu zaman zarfında Belediye Başkanımız Haluk Bozdoğan’ın kulübe el uzatarak yeni seçilecek yönetime güven vermesi, destek de bulunması gereklidir.
Eğer Başkan Bozdoğan, sarı lacivertli kulübe gerekli desteği veremiyorsa, veremeyecekse, Şahin Kırbıyık dahil herkesin önünü açması ve gereken kolaylığı göstermesi gereklidir.
Yada şirketleşmeye gidilirken bir sponsor bulunarak bu kulüp ayakta tutulmalı. Yada Tarsus İdmanyurdu’muza yine belediye sahip çıkarken imkanlar zorlanmalıdır. Yine daha önceden önerim.. Gerekirse Tarsus İdmanyurdu’nun adına Belediyespor kelimesi eklenerek Belediye bünyesine alınmalıdır. Böylece Belediye Tarsus İdmanyurdu’na para aktarabilsin.
Kulüp kongrede şirketleşme kararı alırsa ve yeni yasa gereği almak durumunda olduğu için A.Ş. bünyesinde yer alacak ve şirketi gerektiği gibi yönetebilecek isimler davet edilmeli. Çünkü çalışanlar alacaklı, sporcular alacaklı ve para ödenemiyor. Puan sıralamasında hızla aşağılara düşüp sezon sonunda kötü rüya görmemek için Tarsus İdmanyurdu’muza acilen sahip çıkılması gerekmektedir. Yoksa geçmişte Mersin İdmanyurdu’nun yaşadıklarını Tarsus İdmanyurdu’da yaşayabilir.
Tekrar ediyorum.. Bugün en büyük görev Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan’a düşmektedir.